bugün
- şeriate göre lgbt'nin hükmü15
- yazarların 2010lu yıllarda en sevdiği 3 yıl25
- allahın insan suretine bürünmesi imkansız mı12
- anın görüntüsü9
- sahurdayız uludağ sözlük16
- dünya ilahi bir gücün kontrolünde mi8
- insan olmaya ceyrek kala14
- icardi190544
- bir sözlük kızını sahiplenmek17
- dedikodu yok mu dedikodu diyen kadın yazar10
- ab'ye girmek için tüm tavizleri vermeliyiz12
- hollanda da ineğe hallenen gurbetçi16
- en iyi çikolatalı gofret markası14
- icardi1905 silik olsun kampanyası14
- kastamonu da kafasına ampul takıran akp'li genç16
- iftara sözlük yazarı alsanız menü tavsiyesi11
- iftara davet edilecek sözlük yazarları24
- heykele tecavüz eden adam10
- hazreti meryem olduğunu iddia eden kadın34
- 2024 yerel seçimleri15
- kendisini otorite sanan yazarlar9
- ideal erkek fiziği anketi33
- emekliler ek iş yapsınlar diyen mhp'li vekil23
- dinsiz olmakla övünen yavşak13
- manyak olmaya karar verdim21
- kadınlar beni neden hep reddediyor14
- laftan anlamaz sözlük yazarları8
- kuresel ikinma'nın artık eskisi kadar yazmaması9
- et fiyatlarının insanları çıldırtmıyor oluşu8
- karabük11
- akp'ye oy vermeyen emekli şerefsizdir23
- pompanın en cok döndüğü 5 üniversite10
- osideusu kıskanan yazarlar10
- turgut altınok11
- ideal kadın vücudu anketi16
- imamoğlu'nun kirli rant ağı deşifre oldu9
- 26 mart 2024 cübbeli ahmet'in kalp krizi geçirmesi20
- rockefeller ailesi vs rothschild ailesi12
- akape seçmeni8
- mental bozuluğu olan yazarlar sıralı tam liste21
- bir sözlük erkeğini öpmek10
- pazarda yerden sebze toplayan emekli15
- tuborg10
- her sabah güler yüzle uyanan insan16
- kafanın içindeki sürekli konuşan ses10
- tedavisi bulunamayan hastalıklar14
- dondurmalı irmik helvası9
- belediye başkan adayıyla tokalaşmak10
- tarafıma az önce gelen moral bozucu mesaj8
- evlenirseniz çocuk yapar mısınız9
entry'ler (3656)
"ben hala sefer tasıyla işe gidip gelirim, kısa kollu çizgili gömleğin üzerine kalın ve desenli kravat takarım, gelenekselim, bi yardımcı olun, elimden tutun benim" diyorum, kimse yok...
hatta öyle ileri gittim ki, "bana saksı muamelesi yapamazsınız, önce bana soracaksınız, Erol Büyükburç'um ben" bile dedim, yine yok kimse...
bir yazar eskisinin "eski tema" talebini reddeden, her şeye rağmen canını yediğim, gadasını aldığım ilim irfan yuvası.
hatta öyle ileri gittim ki, "bana saksı muamelesi yapamazsınız, önce bana soracaksınız, Erol Büyükburç'um ben" bile dedim, yine yok kimse...
bir yazar eskisinin "eski tema" talebini reddeden, her şeye rağmen canını yediğim, gadasını aldığım ilim irfan yuvası.
"ama şizofrenlik güzeldir" mottosunu düstur edinmiş bilge, yorgun savaşçı.
"motivasyon" kelimesinin türkçe karşılığı olan tam bir istihbarat şefi.
tüme varamayıp, tümden gelen yeni nesil çaylak, potansiyel yazar.
ulu semalardan selamlar.
"motivasyon" kelimesinin türkçe karşılığı olan tam bir istihbarat şefi.
tüme varamayıp, tümden gelen yeni nesil çaylak, potansiyel yazar.
ulu semalardan selamlar.
üç tekerlekli bisikletten, iki tekerlekli shimano vitesli bisiklete henüz geçemediğim dönem.
işte o ara dönem, "henüz iki tekerli bisiklete binecek yaşta değilsin" sözlerine isyan etmenin dışa vurumu olarak, karşımıza sürprizler doğurur. bu süreçte ne üç tekerlekli bisiklete binmek, ne de kamyonu toprağın üzerinde ağızdan yapılan ses efektiyle kullanmak keyif verir... büyüdüğünü belli etme güdüsü insanı rezil de eder, vezir de...
oyuncak çuvalımdan (çuval dediğime bakmayın, 5-6 tane oyuncağın durduğu büyük ve yarısından fazlası boş duran bir çuval) oyuncaklarımı çıkarmıştım. kamyonla yük taşımacılığı oyunu oynayacaktım. büyümüştüm zira. basit oyunlar tad vermiyordu. kum taşıyıp arabamı kirleteceğime, açık kasalı kamyonumla su taşımacılığı yapmanın parlak bir fikir olduğunu düşündüm. aldım kamyonumu çıktım sokağa. mahalledeki okulda okumasam da, hafta sonları mahalledeki okul bizim orta kafa gol sahamız oluyordu. oyundan sonra terli terli su içip, taşımacılık sektörüne olan ilgim sebebiyle, okul çeşmesinden kamyonumun kasasını suyla doldurdum...
toprak ve çimen karışımı bir alanda oyunumu oynarken, yerde gezinen minik karıncaları gördüm. "yaz sıcağında nasıl da zor yaşıyorlardır kim bilir" diyerek, onların biraz serinlemesini istedim. 5-10 tane karıncayı kamyonun kasasına attım. karıncaların hareketlerinden yüzdüklerini düşünsem de, bir süre sonra hareketsiz olduklarının farkına vardım. daha sonra arkadaşımın peynirli ekmeğinden bir tutam ekmek koparıp, onu da kasaya attım. bu sayede karıncaların ekmeğin üzerine çıkarak boğulmaktan kurtulacağını ve karınları acıkırsa da yemek yiyeceklerini, hatta üstüne su bile içebileceklerini düşündüm...
ne yemek yediler, ne de su içtiler...
yıllarca unutmadım, unutturmadım...
işte o ara dönem, "henüz iki tekerli bisiklete binecek yaşta değilsin" sözlerine isyan etmenin dışa vurumu olarak, karşımıza sürprizler doğurur. bu süreçte ne üç tekerlekli bisiklete binmek, ne de kamyonu toprağın üzerinde ağızdan yapılan ses efektiyle kullanmak keyif verir... büyüdüğünü belli etme güdüsü insanı rezil de eder, vezir de...
oyuncak çuvalımdan (çuval dediğime bakmayın, 5-6 tane oyuncağın durduğu büyük ve yarısından fazlası boş duran bir çuval) oyuncaklarımı çıkarmıştım. kamyonla yük taşımacılığı oyunu oynayacaktım. büyümüştüm zira. basit oyunlar tad vermiyordu. kum taşıyıp arabamı kirleteceğime, açık kasalı kamyonumla su taşımacılığı yapmanın parlak bir fikir olduğunu düşündüm. aldım kamyonumu çıktım sokağa. mahalledeki okulda okumasam da, hafta sonları mahalledeki okul bizim orta kafa gol sahamız oluyordu. oyundan sonra terli terli su içip, taşımacılık sektörüne olan ilgim sebebiyle, okul çeşmesinden kamyonumun kasasını suyla doldurdum...
toprak ve çimen karışımı bir alanda oyunumu oynarken, yerde gezinen minik karıncaları gördüm. "yaz sıcağında nasıl da zor yaşıyorlardır kim bilir" diyerek, onların biraz serinlemesini istedim. 5-10 tane karıncayı kamyonun kasasına attım. karıncaların hareketlerinden yüzdüklerini düşünsem de, bir süre sonra hareketsiz olduklarının farkına vardım. daha sonra arkadaşımın peynirli ekmeğinden bir tutam ekmek koparıp, onu da kasaya attım. bu sayede karıncaların ekmeğin üzerine çıkarak boğulmaktan kurtulacağını ve karınları acıkırsa da yemek yiyeceklerini, hatta üstüne su bile içebileceklerini düşündüm...
ne yemek yediler, ne de su içtiler...
yıllarca unutmadım, unutturmadım...
ince uçlu sarj aletim, 5110'daki yılanım.
üç lahmacun bir ayranım, köfteyle gelen piyazım.
sinemada yer gösteren adamım, 37 ekranda 3d gözlüğüm.
mahalle takımındaki taso'm, counter'daki gaz bombacım.
yıllarca hiçbir şey yazılmasa bile, yine de her zaman ana açılış sayfam...
sebebini bilmiyorum... ama çok seviyorum...
üç lahmacun bir ayranım, köfteyle gelen piyazım.
sinemada yer gösteren adamım, 37 ekranda 3d gözlüğüm.
mahalle takımındaki taso'm, counter'daki gaz bombacım.
yıllarca hiçbir şey yazılmasa bile, yine de her zaman ana açılış sayfam...
sebebini bilmiyorum... ama çok seviyorum...
gadasını aldığım online rekortmeni.
bebelere balon satamayan profesyonel buzlu badem satıcısı,
pazar yerinin doncu kuzey'i, uçurum'daki yaman.
bebelere balon satamayan profesyonel buzlu badem satıcısı,
pazar yerinin doncu kuzey'i, uçurum'daki yaman.
yapılacaksa gündem oluşturacak bir şey olmalı. sen şimdi tarkan'ı falan getiremezsin maliyetli olur. cem yılmaz oraya gitti, beyazıt öztürk'ü getirsen taklitçi olursun. herhangi bir rock yıldızını getirsen sıradan olursun.
ama bir üçlü yapılsa, ümit besen-arif susam-nejat alp bir gelse, bırak ekşi'de konuşulmayı, tüm ulusal kanalların haber bültenlerine çıkarsın.
hem geyik olur, hem iyi olur...
(bkz: çok iyi de oldu çok güzel iyi oldu tamam mı)
ama bir üçlü yapılsa, ümit besen-arif susam-nejat alp bir gelse, bırak ekşi'de konuşulmayı, tüm ulusal kanalların haber bültenlerine çıkarsın.
hem geyik olur, hem iyi olur...
(bkz: çok iyi de oldu çok güzel iyi oldu tamam mı)
(bkz: #10686260)
allah rahmet eylesin.
bendeki yeri çok ayrıydı. ayrı bir severdim deliyi. çok ama çok üzüldüm...
bendeki yeri çok ayrıydı. ayrı bir severdim deliyi. çok ama çok üzüldüm...
rivayet odur ki;
"kıyamete yakın yer yüzüne inecek sözlük yazarı, tüm sözlüklere elindeki kızılcık sopasıyla vuracak, sözlüklerdeki "caps yok mu caps" çılgınlığı sona erecek."
(sübaneke işalla yareppim işalla dinimiz amin 9:4)
"kıyamete yakın yer yüzüne inecek sözlük yazarı, tüm sözlüklere elindeki kızılcık sopasıyla vuracak, sözlüklerdeki "caps yok mu caps" çılgınlığı sona erecek."
(sübaneke işalla yareppim işalla dinimiz amin 9:4)
neşet diye bir eleman vardı hiç unutmam. hani önlüğünün sol kol kısmı sümük silmekten kabuk bağlardı ya, o tipte bir arkadaşımdı. severdim ama çok.
neşet'in defterinin sağ alt ucundaki kıvrılmalar, defterin sol en üst köşesine kadar uzanırdı. yıllarca hiç anlayamadım bunu. defterin üstünde zıplasan yine yapamazsın bunu neşet. nasıl becerdin lan?..
neşet'in defterinin sağ alt ucundaki kıvrılmalar, defterin sol en üst köşesine kadar uzanırdı. yıllarca hiç anlayamadım bunu. defterin üstünde zıplasan yine yapamazsın bunu neşet. nasıl becerdin lan?..
çok olmuş ama şimdi öğrendim vefat ettiğini. onun hakkında bir entry girmiştim zamanında, çok çok hoşuna gittiğinden mutlu olduğunu söylemişti gönderdiği birkaç mesajında da... küçücük paylaşımları olan insanları bile ne kadar üzüyor ki bu acı, kimbilir ailesi ne kadar üzülmüştür. gerçekten çok üzüldüm.
yattığı yer nur, mekanı cennet olsun güzel kardeşimizin. Allah ailesine sabırlar versin...
yattığı yer nur, mekanı cennet olsun güzel kardeşimizin. Allah ailesine sabırlar versin...
anket başlıklardan bıktım,
inci sözlük gibi dediler çıktım,
şimdi büyük bir boşluğa düştüm,
emdi yürek yırtilur...
inci sözlük gibi dediler çıktım,
şimdi büyük bir boşluğa düştüm,
emdi yürek yırtilur...